Emirates
Turkey
Devil's Liar
Devil's Liar
Fremhævet illustrationsfremvisning
‏‏‎ ‎
5 2 1
Yndlingsgruppe
sɐןnɟnsnʎ - Offentlig gruppe
sɐןnɟnsnʎ Steam Küratör Grubu
82
medlemmer
4
i spil
19
online
7
i chat
Skærmbilledfremvisning
FINAL FANTASY XV WINDOWS EDITION
Yndlingsspil
Fremhævet illustrationsfremvisning
I don't trust angels. When they fall, they take the world with them.
3 2
Anmeldelsesfremvisning
28 timer spillet
The Thaumaturge, 1905 yılı Varşova'sında geçen; atmosferi gerçekçi, teması kurgu olan şahane bir oyun. Her şeyden önce, oyunun atmosferinin, özellikle politik atmosferinin harika olduğunu söylemeliyim. Dönemin Rus tarihine tam anlamıyla hakim değilim, fakat o dönemin tarihi hakkında olan genel bilgim ile tahmin ediyorum ki siyasi ortamı olması gerektiği gibi yansıtmış yapımcılar. Yapımcı stüdyonun da Varşova merkezli olması, atmosfer tutarlılığında başarılı olduklarını düşünmemi sağlıyor. Dönemin insanlarının yükselen nefreti, Rus çarlığının otoritesi, sosyalistlerin devrim aşkı ve giderek artan sefalet... Bunun yanında, oyunumuzun evreninde bulunun Thaumaturgelar.
Thaumaturge
"Thaumaturge" kavramı, benim bu oyunda duyduğum bir kavram. Tarihin herhangi bir noktasında bu kavramın örneği var mı bilmiyorum, fakat kelime "mucize işçisi, mucize yapan işçi" gibi anlamlara geliyormuş. Anlayacağınız üzere bu Thaumaturge arkadaşlar, sıradan insanların yapamadıklarını yapabilen; doğuştan yetenek bahşedilmiş kişiler. Thaumaturge olanların en başta gelen özelliklerinden birkaçı: nesnelerle etkileşime geçmiş insanların, o nesnelere bilmeden işlemiş oldukları duyguları okuyabiliyor olmaları ve Salutor adı verilen metafiziki varlıklarla etkileşime geçebiliyor olmalarıdır.

Bu evrende sadece Thaumaturgeların görüp, etkileşimde bulunabildiği (belli durumlarda sıradan insanlar da etkileşim kurabiliyor diyorlar. (?) ) "Salutor" isimli varlıklar bulunuyor. Bu varlıklar genellikle, bizim de bildiğimiz; dinler, masallar, efsaneler ve mitlerden olan varlıklar. Oynarken de karşımıza çıkan her Salutor'un gerçek tarihi hakkında bilgi sahibi oluyoruz. Bu Salutorlar insanlarda bulunan kusurlardan besleniyorlar. Örneğin, canlandırdığımız baş karakterimiz olan Wiktor'un kusuru kibirdir. Onun kusurundan beslenen ve Wiktor'a bağlanan Salutor ise Upyr'dir (Upyr, Türk folk vampiridir :) ). Herkese, kusuru sebebiyle bir Salutor musallat olabilir, ancak Thaumaturgelar, Salutorlar ile iletişim kurabilir, ona bağlanan Salutor'u ehlileştirip kullanabilirler. Elbette her Thaumaturge aynı beceri ve yeteneklere sahip değildir. Kimisi için bu doğuştan gelen yeteneği bir bela olabilir.
Oyun İncelemesi
Kısaca, kavram açıklamalarından sonra oyunun içeriği hakkında yorum yapmak istiyorum. Başta da belirttiğim gibi oyunun atmosferi siyasi ve politik açıdan şahane. Birçok seçenekte, bu politik kargaşada bizlere de taraf tutma hakkı tanımış yapımcılar. Bu politik atmosferin yanında ise dönemin ve oyunun temasına uygun, karanlık bir ortam dizayn edilmiş. Gittiğiniz her yeni bölge bir öncekinden daha karanlık ve daha kasvetli oluyor. Bölge dizaynları, seçilen renkler, her şey harika. Tasarlanan bölgeleri, gerçek Varşova'nın o dönemdeki hallerine bakarak mı tasarlamışlar bilmiyor ama beni tamamen içine almayı başardı atmosfer. Bölgelerde yaşayan NPCler tam anlamıyla yaşayan bir şehir gibi hissettirmese de görev ilerlemeleri ve vakit değişimleriyle (sabah, öğle, akşam) beraber onlar da etkinliklerini değiştiriyorlar. Bu da yaşayan bir şehir hissiyatını neredeyse vermeye yetiyor benim adıma. Zaten oyun da bu özelliklerini oyuncunun gözüne sokmakta gayet başarılı, çünkü oyunda kent sırlarını keşfedebileceğiniz görevler sık sık çıkıyor. Sayısını bile bilmediğim kadar kent sırrı görevi için bölgeleri bol bol gezdim. Atmosfer şahane olduğu için de bu geziden oldukça keyif aldım.

Oyunun ana hikayesi bir yana, ana hikayeye bile etki ettiğini düşündüğüm çok güzel yan görevler var. Yan görevlerin sayılarını çok gibi anımsamıyor olsam da gayet oturaklı yan görevler vardı. Ana hikayeden koptuğumu düşündürmeden yan görevleri bitirdim. Kimi zaman ana görev yaptığımı sanarak günlüğümü kontrol edip, teyit etmem bile gerekti. Bu yüzden görev dizaynlarına tam puan verdiğimi söylemeliyim.

Oyunun combat bölümü hakkında çok övgüde bulunamayacağım, hikaye ve atmosferin aksine. Combatı kötü değil ama iyi de diyemem şahsen. Oynanış ve görüntü açısından Persona oyunlarına benzettim diyebilirim. Fakat Persona'nın mekanik çeşitliliğine pek yaklaştığı söylenemez. Karakterimiz ve Salutorumuz ile iki ayrı saldırı yapabiliyoruz düşmanlara. Savunma duruşu ya da pas gibi mekanikler bulunmuyor. Sadece atak yaparak rakibimizin zayıflıklarına temas etmeye çalışıyoruz o kadar. Rakiplerimiz içinde hedef genel anlamıyla böyle, sadece onlar birbirlerine destekleyici özellikler verebiliyorlar, bize nazaran farklılıkları bu. Aslına bakılırsa oyunun combatı çok sıkıcı olabilir belli bir süreden sonra ama çok sık fight durumu oluşmadığı için ben sıkılmadım şahsen, ta ki son fighta kadar. Oyunun son fightı beni çileden çıkardı. Standart zorlukta bile sanırım 10 kere deneyerek sonunda bitirmiş oldum. Oyunun hiçbir bölümünde olmayan uzunlukta bir fight (tahminimce 10-15 dk.) ve ikinci dalganın sonunda her seferinde öldüm. Üzerinize biriken olumsuz etkileri kırmak müthiş zorlayıcı, dalgaları uzun tutma gibi bir lüksünüz bulunmuyor. Belki ben oynamayı beceremedim ama elde edebileceğim tüm güce sahiptim. Birkaç denemeden sonra başka oyuncuların videolarını da izledim ama onlar gibi oynasam da geçemedim. En sonunda kendimce bir başka taktikle, ucu ucuna bitirebildim. Bu kadar zor olması gerekli miydi bilmiyorum, özellikle standart zorluk modunda.

Gelelim oyunun acı yanlarına, animasyonlar ve müzikal yetersizlik ya da müzikal yokluğa. Bu yılda hala şu karakterlerin ağzını diyaloglarla uyumlu hale getiremiyor olmalarına hayret ediyorum. Anlıyorum, motion capture kullanacak kadar büyük firmalar değilsiniz ama gerekte yok zaten. Biraz uğraş ile tamamen bilgisayar ile yapılmış animasyonları da diyalogla uyumlu hale getirebilirsiniz. Oynadığım oyun senaryosuyla, atmosferiyle, karakter derinliğiyle büyük bir yapımmış gibi hissettiriyor bana ama bu hissi bozmaya gelen bir animasyon çıkıyor karşıma. İlk sinematik animasyonların kullanıldığı oyunlardaki kadar kötü bir dudak-diyalog uyumu, sürekli buga giren vücut animasyonları. Çoğunu izlerken komik olduğunu düşünerek izledim, ancak komik olmamalıydılar. Diyaloglar oldukça ciddi, duygu yoğunluklu, karakterler bu duyguyu vermeye hazır ama animasyonlar bunların hepsini silip süpürüyor. Amatör bir yapım gibi gözükmekten kurtulamıyor oyun. Gerçekten verilmesi gereken duyguyu hiç eden bir iş çıkarmışlar bu bölümde. Madem animasyonları doğru düzgün işlemediniz, koymayın şu sinematik sahneleri, CRPG gibi kamera açısı hep tepede diyaloglar dinlemeye de razıydım ben.
Bir diğer kusur ise müzikler. Oyunun birçok yerine müzik çalmıyor, sadece yürüme sesleri, ortam sesleri ile devam ediyoruz oynamaya. Şu atmosfere katkı sağlayacak birkaç ses eklemek çok mu zordu ki. Toplanabilir olarak 8 tane güzel müzik ayarlamışlar oyuna. Bunları birkaç saniye dinleyebiliyoruz. Bunları neden açık dünyada gezerken dinlemek için eklemediniz? Ortam seslerinin bile olmadığı kısımlarda kulaklığımın bozulduğunu bile sandım birkaç kere. Müzikal açıdan yapımcılar "ya hep ya hiç" fikrini kendilerine düstur benimsemiş ve "HİÇ!" demeyi tercih etmişler.

Genel anlamda The Thaumaturge oyununu beğendim. Oyunun senaryosunun, erken sonlarla beraber üçten daha fazla sonunun olduğunu gördüm ve muhtemelen tekrar oynamak isteyeceğim ileride. Göze batan bazı yapım üşengeçlikleri olmasa, büyük bir iş olmaya oldukça yakın bir oyun. Umuyorum, daha başarılı bir devam oyunu görürüz ileride.

~Emirates
Nylig aktivitet
6,6 timer registreret i alt
sidst spillet d. 9. maj
0,3 timer registreret i alt
sidst spillet d. 8. maj
Præstationsfremskridt   0 ud af 105
0,2 timer registreret i alt
sidst spillet d. 6. maj
Præstationsfremskridt   0 ud af 75
akif de Vil. 20. feb. kl. 20:45 
⣿⣿⣿⣿⡿  ⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿  ⢿⣿⣿⣿⣿
⣿⣿⣿⣿ ⣰⣦⡀       ⣴⣦⡀⢻⣿⣿⣿
⣿⣿⣿ ⢰⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣷⡀  ⢿
⣤⣤⡄⢲⣿⡟ ⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿  ⣿ ⣶⣾
⣁ ⣤⢘⣯⣱⣶ ⡿⣄⣀⣄⣀ ⡛⢿⣷⣦ ⣰⣤⣼
⣿⣿⣿⣦⡈  ⣦⣤⡀  ⣀⣶⣶⣄⢫⢁ ⣾⣿⣿
⣿⣿⣿⡇ ⡄⢹⣿⣿⣿⢆⣞⣿⣿⣿ ⢀  ⣿⣿⣿
⣿⣿⣿⣧⣄ ⣾⣿⣿⣿⣿⣷⣿⣿⣿⣶   ⣾⣿⣿⣿
⣿⣿⣿⣿⣿ ⡘⢽⣿⣿⣿⣿⣿⣿⡿⢁⣴ ⣿⣿⣿⣿
⣿⣿⣿⣿⣿ ⣿        ⣿⡿ ⣹⣿⣿⣿
⣿⣿⣿⣿⣿⡄ ⢀⣾⣿⣶⣷⣿⣷⣆   ⣿⣿⣿⣿
akif de Vil. 11. feb. kl. 4:43 
   ⢀⡀             ⢀⡀
    ⡏⢢⡁  ⣀⣀⣀⣀⣀   ⢈⡔⢹
    ⢿⡀            ⢀⡿
     ⢷             ⡾ 
      ⡏           ⢹
⣰    ⡇  ⣤⣄    ⣤  ⢸
   ⢦  ⣄           
    ⡇           
⡎ ⢹  ⡶           ⢦  ⡏ ⢱
⢧⡈              ⣄    ⢁⡼
 ⢉⣿   ⢋⢀       ⡀⡙   ⣿⣄
 ⢸⡇   ⡞  ⡃    ⢘  ⢳   ⢸⡇
  ⢷⣄                ⡾ 
       ⣤⣀⣀⣀⣀ ⣤⣚⣡   
akif de Vil. 23. jan. kl. 5:56 
             ⣼ ⢄  
            ⢀ ⢹   ⡀
            ⢰ ⢸     
⣤⣤⡤⢤⣀⣀    ⢀     ⢤⡀⡁    ⢀🍉⣤ ⢄⣀
⡏    ⡀            ⢺     ⢛  ⡈⡀ ⢣
 ⡀  ⢀        ⢀⡖       ⡎ ⡁ ⡁ ⡀ ⡁ ⡀
  ⡀ ⡎                 ⢘ ⡀ ⡀ ⡀ ⡀ ⡎
    ⡇ ⢀⡞      ⢀   ⢀⣹⡉⡩⢢⡀ ⡀ ⡀   ⡅
    ⢇      ⣀  ⢻   ⡰   ⢀⡍⢦⣄⣤⣴   ⡸
    ⢣               ⢀     ⢣⣀    
     ⡳ ⡥⢦⣆⡀          
akif de Vil. 14. jan. kl. 1:00 
:praisesun: :2016watermelon:
akif de Vil. 8. jan. kl. 11:12 
:praisesun: :2016watermelon:
¡ N!vq's Leveling (Low) ¡ 12. nov. 2024 kl. 10:09 
+REP | Thanks for trading with me !!